Yatırım portföyünüze değerli metalleri ve de özellikle altın değerli metalini dahil etmek varlıklarınızı çeşitlendirmek adına en iyi stratejilerden biridir. 

Her bir yatırım varlığında olduğu gibi altın fiyatları da zaman zaman değerini artırırken, bazı zamanlarda değeri aynı kalırken bazı durumlarda ise düşebilir.

Özellikle 2018 Ağustos ve 2020 Ağustos arasında altının oldukça istikrarlı ve keyif verici bir yükselişi yaşandı. 2020 Ağustos’tan bu yana altının, bazı uzmanların ifadesi ile, bir konsolidasyon dönemine girdiği söylenebilir. Peki bu ne anlama gelir? Artık altına yatırım yapmak iyi bir fikir değil midir? Aslında bu sorunun cevabı basit. Yaptığınız yatırım planlarınızın vadesine göre değişiklik göstermekle birlikte, özellikle uzun vadeli planlamalarda altın varlığını portföyünüze katmak sizi kazanç getirecektir. Bu durumu aşağıda birlikte değerlendirelim.

 

Ağustos 2020 yılına kadar ki iki yıllık süreçte altın fiyatları istikrarlı biri şekilde sürekli yükseldi. O ay içinde ons altın fiyatı 2000 $ seviyesine ulaştı. 2021 yılı içinde bu eğilim tersine döndü ve ons altın fiyatları düşüşe geçti. Bu durum bazı yatırımcıları altın almak için doğru bir zaman olmadığını düşündürmeye yöneltti.

Varlıkların ne kadarlık bir değişikliğin meydana geldiğine dair varsayımlarda bulunmadan önce bugün nerede durduklarına bakmak ve bu konumu anlamak önemlidir. 2021 yılının üçüncü çeyreğinde altının ağırlıklı ortalamada ons başına 1800 $ seviyesinde kaldığını görüyoruz. Altının bu yılki bunca olumsuz piyasa koşullarında dahi bu ortalamada ısrarlı bir şekilde tutunuyor olması piyasalarda geçerli bir varlık olduğunun bir göstergesidir.

 

Kısa vadede altının toplam performansı müthiş kazanımlar getirmeyecek olabilir. Kısa dönemde görülen enflasyon ve genel anlamda yatırımlarda yaşanılan rahatsızlıklar sebebiyle bazı yatırımcılar önümüzdeki sene için bir adım geriye giderek değerli metaller piyasasının nasıl işleyeceğini görmek isteyebilecektir.

Şunu bilmek önemlidir ki genel anlamda ekonomide olan şeyler ve spesifik olarak bir emtia piyasasında olanlar her bir varlığı etkilemektedir. Altın veya bazı diğer yatırım seçenekleri varolan piyasa koşullarında anlık kazançlar sağlayamayabilse de orta ve uzun vadede bu varlıkların getiri performanslarına bakmak bizi bu yatırım araçlarına yönlendirebilir. Bir başka deyişle altının şimdi satın alınıp ve orta vadede nereye vardığını gözlemlemek size belirgin kazançlar sağlayabilecektir.

 

 

Neden analistler altının eninde sonunda bu konsolidasyon fazından çıkıp tekrar değer kazanacağını düşünüyorlar? Bunun cevabı altın varlığının tarihsel performansında yatıyor. Belirli dönemlerde yaşanılan ekonomik belirsizlikler birçok yatırım varlığını etkileyebildiği gibi altın fiyatlarını da olumsuz etkileyebiliyor. Bununla birlikte tarihsel veriler altının bu dönemlerdeki beklenmedik kayıplarını ve kaybettiği zeminini orta vadede yeniden kolaylıklar geri alabildiğini gösteriyor.

Altının 2001 yılındaki performansına bakalım. Bu zaman diliminde altına olan talep küresel ölçekte ortalama olarak %15 oranında arttı. Tabi ki inişler ve çıkışlar oldu ama toplam hareketin hep yukarı yönlü olduğu tarihsel veriler üzerinden görülecektir.

Son dönemde salgın gibi oldukça benzersiz bir durum yaşıyoruz. Bunun dışında piyasalarda yaşanan faktörler hep aşina olunan ve birkaç on yılda görülmüş faktörler. Bu da bize tarihsel döngülerin benzer kalıplar sunduğunu bizlere gösteriyor. Özellikle 20’nci yüzyılın ortasında bu yana altının tarihsel performansını gözden geçirmek bize önümüzdeki on yıl içinde altının nereye varabileceğine dair güvenilir bir bilgi sunacaktır. Bu veriler hep altın yatırımcılarının kazandığını göstermektedir.

 

 

Ekonomist ve analistler ons altın fiyatlarının baskılandığını ve düşük kaldığını düşünüyorlar. Bu fiyat seviyelerinin ne kadar daha devam edebileceğini öngörebilmek güç. Fakat şu rahatlıkla söylenebilir ki çok büyük bir ihtimalle önümüzdeki sene bu dönemlerde ons altını bu fiyatlara alamayacağız.

Altını uzun dönemli yatırım planlamanıza dahil edin

 

Yapıyor olduğunuz bazı yatırımlar size anlık hızlı getiri sağlar. Bu elinizde iki ay tuttuğunuz bir hisse senedi olabilir. Kısa sürede beklediğiniz hedefte kâğıdı satıp karınızı kısa sürede gerçekleştirirsiniz.

Portföyünüzdeki bazı varlıkları da daha uzun dönem tutabilmek adına satın alırsınız. Bu varlıkların getirileri çok yüksek seviyede olmayabilir ama istikrarlı ilerlerle ve de ayrıca çok iniş çıkış göstermezler. Bu tip varlıklar portföyünüzün omurgasını oluşturarak denge sağlayan unsurlardır.

 

Bazı yatırımları da çok popüler olmadıkları dönemde ucuz seviyelerde olduklarında yapar ve bu varlığın fiyatının piyasada olgunlaşmasını beklemeye başlarsınız. Bu olgunlaşma haftalar, aylar ve de bazen yıllar alabilmektedir.

Bu son belirttiğimiz gruba altın varlığı da girer. Bu yatırım aracını fiyatı düşükken alır ve bir süreliğine tutarsınız. Fiyatı yükselmeye başladığında ise nereden satmaya karar vereceğinizi değerlendirirsiniz.

 

 

Altın üzerine birçok yatırım seçeneği mevcuttur. Bunlardan yaygın olarak kullanılanı altın takılara yapılan yatırımlardır. Bu tip yatırımlar düşük risk grubunda yer alan bir yatırım tipidir. Yıllar geçtikçe kullandığınız takı değer kazanmaktadır.

Bir diğer seçenek altın vadelileridir. Bu tip yatırımda fiyatı şimdi sabit olan altın vadelisini ileri bir tarihte satın almaya karar verirsiniz. Eğer sabitlediğiniz fiyat satın alma tarihinde düşük seviyede kaldıysa bu size karlı bir yatırım yaratmış olur.

 

Bir diğer altın yatırım tipi de altın üzerinden borçlanma programıdır. Bu senaryoda bankada kasada bulunan altını satın alır ve sonrasında fiziki olarak bu varlığa erişmeksizin bu varlık üzerinden bankanın size kredi açmasını sağlayabilirsiniz.

Bunlara ek olarak altına dayalı yatırım fonları ve altının dijital olarak varlık yönetim programlarında yatırım araçları olarak kullanıldıklarını da ekleyelim.

 

 

Altın yatırımını orta ve uzun vadede değerlendiriyorsanız portföyünüzü altın varlığıyla çeşitlendiriyor olmanız size iyi bir kazanç yaratacaktır.

Altının bulunduğu portföylere uzun dönemde bir denge unsuru olarak etki ettiği gözlenmektedir.