Altının stratejik avantajları
Neden yatırımcılar altına yöneliyor?
Altın hem bir tüketici ürünü hem de bir yatırım varlığı olarak bu ikili doğası gereği benzersiz çok yönlü bir yatırım önerisi sunan bir değerli metaldir. Altın ekonomik büyüme dönemlerinde gerek takı olarak gerek ise teknolojik talep sebebiyle değerlenerek faydasını artırmasıyla birlikte finansal çalkantı dönemlerinde ise yatırımcı portföylerinde çeşitlilik sağlayarak dengeli bir duruş sağlamaya katkı vermektedir.
Yatırım portföyleri altından nasıl bir fayda görmektedir? Çeşitlendirme ne demektir?
Altın risklere karşı bir koruma kalkanı sağlayan bir varlıktır. Altın emtialardan farklı olarak tarihsel süreçte finansal kriz dönemlerinde portföylerde bir çeşitlendirici ve likidite kaynağı görevini yerine getirir. Altın nadir bulunan bir değerli metal olarak kredibilitesi sahibine bağlı olmayan, kendinde değeri olan bir varlık olarak binlerce yıldır değerini koruyabilmektedir. Altın portföylerde risk taşıyan diğer yatırım araçlarına karşı bir denge unsuru yaratarak yatırımcıların riskleri yönetebilmesini, daha dengeli ve tutarlı bir portföy yaratılabilmesini sağlar.
Piyasa belirsizliğinin yüksek olduğu dönemlerde birçok emtia, varlık hisse senetleriyle korelasyonda ve sıklıkla birlikte düşme eğilimindeyken tarihsel veriler altın metalinin varlığını koruduğunu ve çoğunlukla da değerini artırdığı görülmektedir.
Likidite – esnek ve erişilebilir bir seçenek
Altının son veriler üzerinden okunduğunda hantal ve hareketsiz bir varlık olarak algılanması altın piyasasının gerçekleriyle örtüşmemektedir. Altın serbestçe likit olarak çok rahat hareket edebilen değerli bir varlıktır. Altın sadece günlük bazda 180 milyar dolarlık küresel işlem hacmiyle birçok temel finansal varlıktan daha fazla işlem gören bir varlıktır. Bu toplam işlem hacmi şu diğer günlük verilerle kıyaslanabilir: Almanya tahvil piyasası 26 milyar dolar, Dow Jones 29 milyar dolar, İngiltere tahvil piyasası 61 milyar dolar, Euro/Yen işlem hacmi 78 milyar dolar, Euro/Sterling işlem hacmi 113 milyar dolar, S&P 500 hacmi 153 milyar dolar …
Altın likiditesi sebebiyle hem ekonomik büyüme hem de resesyon dönemlerinde faydalı olan bir yatırım aracıdır.
Altın getirileri – Altın rekabeti getiri oranlarıyla kendini kanıtlamış bir varlıktır.
1971 yılında bu yana altının getirisi hisse senedi piyasalarıyla eş seviyede ve tahvil - bono piyasasından daha yüksek seviyede gerçekleşmiştir.
Özellikle son yirmi yıl içinde altın birçok belli başlı yatırım aracından daha iyi bir performans göstermiştir. Son yirmi yıl içerisinde MSCI ABD hisseleri, EM tahvilleri, MSa EAFE, hedge fonları, küresel tahviller, ABD tahvilleri, nakit ve BBG emtiaları altın performansının gerisinde kalmıştır.
Son yirmi yıl içerisinde altının küresel yatırım talebi ortalama olarak her yıl %15 oranında artmıştır. İkili doğası gereği – tüketici takısı ve yatırım aracı – altın tarihsel olarak değerini koruyabilmiştir. İtibari para birimlerinin aksine altın basılamaz, sadece madenciliği yapılabilir. Bu nokta altının neden belli başlı ana para birimlerine karşı iyi bir performans gösterdiğini iyi bir şekilde açıklamaktadır.
Çeşitlendirme, likidite yeteneği ve getirileriyle her zaman için altın yatımcıların stratejik bir avantajı olmuştur.
YASAL UYARI:
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri genel bilgilendirme amacı ile hazırlanmış olup yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
2021-12-22 15:59:57
Seçtiklerimiz