Şikago Federal Rezerv Başkanı Charles Evans’a göre Federal Rezerv işsizlikte büyük bir sıçrama yaratmaksızın ve ekonomiyi bir resesyona sokmaksızın enflasyonu düşürmeye çabalıyor. Birçok piyasa katılımcısı bu görüşe inanmıyor olsa da Federal Rezerv’in yöneticilerinden birinin açıklaması bu yönde.

 

Eylül ayı için açıklanan istihdam raporuna göre ABD ekonomisi ay içerisinde 263 bin adet yeni iş pozsiyonu yaratmış durumda. Her ne kadar bu seviye Ağustos ayına göre düşmüş gözükse de yine de güçlü bir işgücü piyasasının varlığını teyit eder seviyede. Bu seviyede gerçekleşen istihdam verileri ardından piyasalar Federal Rezerv’in para politikası uygulamalarında daha da agresif olacağını fiyatlarken hisse senedi piyasaları ve riskli varlıklar değer kaybetti. 

Federal Rezerv’in enflasyonla mücadelesinde politika sıkılaştırmasının ekonomiyi resesyona sokabileceğine dair endişeler artıyor.

 

ABD’de piyasa katılımcıları Perşembe günü açıklanacak güncel tüketici fiyat enflasyonu verisini merakla bekliyor. Genel eğilim fiyatların yüksek seviyede çıkacağı yönünde. Ekonomistler enflasyonun henüz zirveyi görmediğini ve bu sebeple ABD Merkez Bankası’nın en azından önümüzdeki seneye kadar agresif para politikasına devam edeceğini öngörüyor.  Şimdilik piyasa katılımcılarının mutabuk kaldığı ve tahmin ettikleri enflasyon seviyesi Eylül ayı verileriyle birlikte yıl bazında enflasyonun %8,1 seviyesinde geleceği yönünde. Ağustos ayında gerçekleşen verilerle yıl bazlı enflasyon %8,3 seviyesinde gerçekleşmişti. Ama buna rağmen Eylül ayı verileriyle gerçekleşecek çekirdek enflasyon verisinin %6,3 seviyesinden %6,5 seviyesine çıkacağı tahmin ediliyor. ABD’de birçok kurumun enflasyon tahmini %8,1 ile %8,4 arasında dağılıyor. Tüm tahminlerin ağırlıklı ortalaması ABD yıllık enflasyonunun %8,1 seviyesinde gerçekleşeceği yönünde.

Federal Rezerv yetkilileri ülke ekonomisini bir resesyona sokmadan enflasyonu baskılamak adına nasıl faiz artırımlarını devam ettireceğini değerlendiriyor.

 

Şikago Federal Rezerv Başkanı Charles Evans enflasyonun hala çok inatçı bir seviyede kalıcı göründüğünü belirtiyor. Açıklamalarında Evans Federal Rezerv’in işsizliği keskin bir şekilde artırmadan ve ekonomiyi bir durgunluğa sürüklemeden enlfasyonu düşürebilecğeini düşünüyor.

 

Federal Rezerv geçtiğimiz Cuma günü açıklanan işgücü piyasasının gücünü yansıtan istihdam raporunu önemsiyor. İşgücü piyasasının gücünü korumaya devam etmesi faiz arıtırmlarına devam etmede Federal Rezerv’in elini kuvvetlendiriyor.

 

Özellikle son açıklanan FOMC toplantı notlarına bakıldığında Federal Rezerv’in “politika yapıcılarının enflasyonu düşürmeye çalışırken ABD ve küresel ekonomilere ciddi ekonomik zarar vermeye istekli olduklarını göstermesi muhtemeldir” açıklaması önemli bir açıklama. Bu noktada Federal Rezerv’in enflasyonu kontrol altına alabilmek adına elinden gelen her şeyi piyasalara rağmen yapacağını görüyoruz.

Perşembe günü ABD’de tüketici fiyat enflasyon verisi açıklanacak ama Federal Rezerv bu veriyi beklemiyor çünkü Cleveland Federal Rezerv’I hali hazırda “Inflation Nowcasting” adını verdikleri modelleme sistemiyle güncel enflasyon verisine eriişebiliyor.

 

Bu gelişmiş modelleme sistemi gerçek zamanlı veri kullanıyor. Fakat görünen o ki bu systemin bulduğu enflasyon verisi ekonomistlerin tahminlerinden daha yüksek seviyede.

 

 

Bir bakıma Cleveland Merkez Bankası’nın modelleme çalışmalarında çıkan enflasyon seviyesiyle Şikago Merkez Bankası’nın enflasyonun resesyona girilmeden indirilebileceği açıklamaları  birbiriyle çelişiyor gibi. Muhtemelen Şikago Merkez Bankası Başkanı Evans açıklamalarıyla piyasaları sakinleştirmeye çalışıyor.

Ekonomistlerin ve modelleme sistemi “Inflation Nowcasting” tahminleri farklılık gösteriyor. Fakat her iki cephenin de ortak değerlendirmesi enflasyonun çok yüksek bir seviyede olduğu ve bu seviyede inatçı ve kalıcı gözüktüğü.

 

Gerçekleşmesi beklenen enflasyon verisi tahminleri %8,4 ile %8,1 arasında değişiklik gösteriyor. Federal Rezerv Ekim ayı tüketici fiyat enflasyonunun düşüş göstererek %8,03 seviyesinde gerçekeşeceğini tahmin ediyor.  Bakalım Federal Rezerv için hazırlanan gerçek zamanlı modelleme sisteminin bu son derece önemli raporlar için ankete katılan yüzlerce uzman ekonomist üzerinde bir üstnlüğü olup olmadığını görmek çok ilginç olacak.

 

Yüksek faiz oranları ons altın fiyatı üzerinde baskı kurmaya devam edecektir. Tabi bu noktada küresel ölçekte gerginleşen jeopolitik riskler ve çatışmalar denklemi bozabilir.

 

Herşeyin ötesinde Federal Rezerv’in faiz artırımlarına devam etmesinin enflasyonu düşürmeye fayda sağlamadığı görülecek olursa işler hepten tersine dönebilir. Böylesi bir durumda ons altının tercih edilmeye başlanacağı bir piyasa hissiyatı ortaya çıkabilir.