Altın piyasasını son 30 yılda dönüştüren faktörler
Özellikle son 13 yıl değerlendirildiğinde artık merkez bankaları net alıcılar konumuna geçmiş durumdalar.
Altın piyasasının yaklaşık olarak 5000 yıllık bir tarihi var. Dünya Altın Konseyi’nin güncel raporuna göre özellikle son 30 yıl içerisinde dünyada yaşanan belirsizlikler altın varlığını dönüştürerek küresel ölçekte çok önemli bir varlığa dönüştürmüş durumda.
Bugün Dünya Altın Konseyi hem çeyrek dönemler hem de yıllık bazda altın talebi eğilimlerini değerlendirdiği raporlamasının 30’uncu yılını kutluyor. Bu raporlama yaklaşımıyla Dünya Altın Konseyi küresel piyasalarda altın varlığına dair fiziki talebin temellerini incelerken kuyumculuk, yatırımcı talebi ve merkez bankası altın rezervleri gibi verileri de sürekli ele almış durumda.
Kitco News’ın Dünya Altın Konseyi küresel araştırma yöneticisi Juan Carlos Artigas ile yapmış olduğu söyleşide Artigas son 30 yıl içerisinde altın piyasasının oldukça sağlam ve derin bir piyasaya evrildiğini ve böylece aynı zamanda altın varlığının dünyanın dört bir yanındaki yatırımcılara portföylerinde istikrar ve değer sağladığını belirtiyor.
Artigas’a göre son 30 yıl içerisinde piyasalar çok boyutlu değişikliklere uğradı ve gelinen noktada altın her zamanki önemini korumaya devam ediyor.
Dünya Altın Konseyi’ne göre son otuz yılda 330 $ seviyesinde fiyatlanmaya başlayan ons altın 2022 yılı sonunda 1814 $ seviyesine kadar yükseliş gösterdi.
Uzmanlar altın varlığının yıl bazında ortlama %5,8 seviyesinde bir getirisi olduğunu belirtirken değerli metal performansının nakit, tahvil ve emtia getirilerini gölgede bıraktığını belirtiyor. Bununla birlikte altın varlığının hisse senedi piyasalarıyla çok düşük seviyede bir korelasyona sahip olduğu görülürken her ekonomik çalkantıda altın değeri yükseliş göstermiş durumda. Yaşanan son yedi resesyona bekıldığında beş resesyon döneminde altın performansının oldukça pozitif bir performans ortaya koyduğu görülüyor. Böylesi dönemlerde altın yatırımcıların portföy kayıplarını azaltma konusunda destek sağlamıştır.
Altın varlığının finansal piyasalarda rolünün artmasına, dengeli ve değerli bir varlık olmasına yönelik Artigas bu durumun sadece bir faktöre bağlı olmadığını belirtiyor.
Artigas’a göre eğer altın performansını tetikleyen sadece bir faktör olmuş olsaydı bunca 30 yıl boyunca altın varlığı bu sürdürülebilirliğini göstermeyecekti.
Dünya Altın Konseyi’nin raporuna göre 1990’larda altın piyasası temel olarak kuyumculuk ve teknoliji tüketimiyle beslenen ve ağırlıklı olarak tükecitilerin itici gücü oluşturduğu bir talep görmüştü.Son on yıla bakıldığında ise talebin farklı şekillendiğini toplam altın piyasası talebinin yaklaşık olarak %44’ünün fabrika taleplerinden kaynaklandığı görülüyor.
Dünya Altın Konseyi analistlerine göre kuyumculuk ve teknojiden kaynaklı talepler artık tam olarak yatırım ve merkez bankası taleplerini dengeleyen bir karşı unsur.
Hem tüketici ürünü hem de bir yatırım valrığı olarak altının rolü portföy çeşitlendiricisi olarak da öne çıkıyor.
2003 yılına bakıldığında finansal piyasalarda altının rolü keskin bir dönüşüm yaşadı. Bu yıl altına dayalı yatırım fonları ilk kez piyasalara giriş yaptı. Son yirmi yıldır yatırımcılar tıpki hisse senedi alabildikleri gibi altın satın alabiliyorlar. Böylelikle yatırımcların engel olarak gördükleri durum ortadan kalkarak daha rahat bir şekilde yatırım yapabilmelerinn de önü açılmış oldu.
Bu dönemlerde, özellikle son yirmi yılda, dünyanın en büyük altın tüketici ulusları olan Çin ve Hindistan orta sınıflarının önemli bir seviyede büyüme gösterdikleri görüldü. Bu da daha fazla altının tüketiciler tarafından satın alınabilmesini getirdi. Dünya Altın Konseyi’nin son raporuna göre 1990’larda Asya’nın oluşturduğu toplam altın talebi küresel piyasaların %45’ine denk gelirken günümüzde artık bu oran %60 seviyesinde.
Hindistan ve Çin birlikte, 30 yıl öncesinde, toplam yıllık talebin %20’sini ancak sağlayabiliyorlarken bugün bu iki ülkenin toplam yıllık talebi yaklaşık olarak %50 seviyesine çıkmış durumda.
Bu durum bize uzun vadede altın talebinde en önemli itici güçlerden birinin servet genişlemesi olduğunu gösteriyor.
Çin yerel altın piyasasında çok büyük bir dönüşüm yaşadı. 2002 yılına kadar tüketicilerin yerel piyasalarda altın satın alımları yasaktı. Gelinen noktada artık Çin hem dünyanın en büyük altın tüketicisi hem de en büyük üreticisi konumunda.
30 yıll öncesiyle kıyaslandığında Çin’in bugünkü küresel altın piyasasındaki rolü inanılmaz bir boyut değiştirmiş durumda.
Altın piyasasında son otuz yıl içerisinde yaşanan önemli bir dönüşüm de altın varlığının parasal metal olarak önemli rolünün yenilenmiş olması. Dünya Altın Konseyi’ne göre 90’lar ve 2000’lerin başlarında merkez bankalarının net değerli metal satıcıları olmadıklar görülüyor. Ingiltere Merkez Bankası bir dönüşümü başlatarak 1999 – 2002 yılları arasında fiyatlar tariihi düşük seviyelerine düştüğünde altın varlıklarına satmıştı.
Buna ek olarak Kanada Merkez Bankası’nın da 2000’lerin başlarında altın varlıklarını satan bir banka olarak kayıtlara geçtiğini biliyoruz.
Özellikle son 13 yıl değerlendirildiğinde artık merkez bankaları net satın alıcılar konumuna geçmiş durumdalar. Özellike 2022 yılına gelindiğinde piyasalarda oluşan doyumsuz taleple birlikte merkez bankaları toplamda tüm yıl boyunca 1136 ton altın satın alarak 1967 yılında buy ana en büyük satın alımları gerçekleştirmiş oldular.
Artigas’ın yaptığı açıklamalara göre merkez bankalarının altın talebi küresel altın piyasa hacminin %10’una denk geliyor. Genel değerlendirmelere göre merkez bankaları bu eğilimlerini uzun bir süre daha koruyacaklar.
Ekonomik kriz dönemlerinde altının göstermiş olduğu performans, uzun dönemdeki saklama değeri ve yüksek likiditeye sahip olma karakteristiği merkez bankalarının giderek daha fazla altın rezervi sahip olmaya iten faktörler.
Artigas’a göre ülkelerin orta sınıfları daha da zenginleştikçe değerli metaller yeni talep yaratılmış olacaktır. Özellikle gelişmekte olan pazarlar değerli metaller için henüz kullanılmayan potansiyel pazarlar.
Gelişmekte olan teknoloji ve büyüyen dijital pazar yerleri altın varlığı için yeni fırsatlar sunuyor.
Altın varlığının geleceğine dair heyecanlanmak adına çok fazla sebebimiz var.
YASAL UYARI:
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri genel bilgilendirme amacı ile hazırlanmış olup yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
2023-01-31 13:18:54
Seçtiklerimiz